6 Şubat 2013 Çarşamba

II. Van Seferi

İki gün için beş gün, bazen on iki, on dokuz gün sabretmek...

Sabrediyorum. Dolup taşmayayım diye zihnimi bir şeylerle oyalıyorum. Kitap okuyorum, dizi izliyorum. Bazen de yetmiyor. Kendimi "işim bir 5 gün daha uzarsa gömleklerimden kaçını temizlemeye vermeliyim" ile "bir gömleği kaç kez giyersem getirdiklerim bana yeter" muhasebesi yaparken buluyorum. Rejim mi yapmalıyım? Zeytinyağlı yemekleri kim kaybetmiş de biz bulalım Van'da!

Öfkeleniyorum. 5 yıldır hep bir şekilde sabrederek geçirdiğim günlerimden daha çok... Sanki bir şey karşıma çıkacak, bu b**tan şehirde birkaç hafta, belki birkaç ay daha tıkılıp kalacağım gibi geliyor. İşler elimde büyüyor, yollar gözümde...

Huzurlu bir yer var. Çok mutlu insanlar var, biliyorum. Gördüm, tanıdım. Beni bekliyorlar. Orada olmalıyım. Bu hava değil solumam gereken.

Ama burdayım. Hala bu lanet geminin kaptanıyım!