3 Ocak 2014 Cuma

Özgürlük

Aslına bakarsan çok çok eski değil. Hatta bazılarının izleri bile burada var. Ama yıllar geçmiş gibi...

Blackmore's Night, Anathema... Blind Guardian bir de sanırım. Sonra Pilli Bebek, Feridun Düzağaç... Yasakladığı galiba bunlardı. Belki bir ikisini ben ekledim. Ama mesajını vermişti o, ben tınısını duyduğumda anlıyordum neyi dinlememem gerektiğini...

Şans bu ya, Feridun da öyle bir zamanda çıkartmıştı ki albümü, doktor bilse karşısına alıp bir iki çift laf ederdi ona. Yalnızlığım Sana Emanet'i, Dipteyim Ben'i yazdığı için güzel bir kalay işitirdi doktordan, kimbilir. Ama o bana kızmıyordu. Tatlı tatlı, öneri kisvesi altında yasaklıyordu Fragile Dreams'i, One Last Goodbye'ı ve diğerlerini...

Sanırım birkaç gün dinlememiştim. Sabah uyanıyor, televizyonla, bilgisayarla, bir şeylerle zaman geçiriyor, belki annemle dışarı çıkıyor, sonra eve dönüyordum. Ev huzurdu biraz. Sakinleşiyordum sanki. Ama gün bitiyor, ömürden gidiyordu. Hala kalbimde bir kuş özgür kalmak ister gibi kanat çırpıyor, bakışlarımın donukluğu bir türlü gitmiyordu. Yine açıyordum Forgotten Hopes'u, Parisienne Moonlight'ı... Cavanagh Kardeşleri, Ritchie Blackmore ve güzel sesli eşi Candice Night'ı... Yaptığımın doğru mu yanlış mı olduğunu bile bilmiyordum. Doktor kızacaktı, önerdiği de bu değildi. Ama içimde bir şey, o hiç tanımadığım adamların, sanki hiç besteleyemeyeceğim tınılarını dinlerken garip bir şekilde tatmin oluyor, tamamlanıyordu.

İnsan unutuyor, düşününce üzerinden 10 yıldan fazla geçmiş. Bu gece yine açtım, kafam da biraz güzel. Dans ettim o hep aradığım her ne ise ile... O artık benimle, içimde. Güzel bir yeri var, mutlu ve huzurlu.

Yasaklar delindi artık, bu şehirde hep özgürlük var!