21 Kasım 2007 Çarşamba

Cenk Taner - Eğ Başını Eğeceksen



'Aşk', sadece ve bir tek 'Aşk' için yazılmış en güzel şarkıdır.

Hayatın sıradanlığında yaşayan bir kahramanı anlatır. Yediği, içtiği, hayatı hep aynıdır. Bir gün eve gelir ve aslında hayatın bütün o karmaşası içinde önemini unutuverdiği bir şeyi hatırlar. O gitmiştir ve yerinde kocaman bir boşluk bırakmıştır.

Yürüdüğü sokaklarda bir zamanlar, yüzlerce yıl önce, bambaşka bir toplumda, bambaşka görünüşlerde de olsa birilerinin, tıpkı o gitmeden önce onların da yaptıkları gibi, gizli gizli öpüştüklerini, güneş belki de zilyonuncu kez aynı tepeden batarken aynı hisleri aynı yöne doğru bakarak hissettiklerini, elleri birbirine dokununca içlerinin aynı titrediğini, birbirlerini aynı utangaçlıkta, aynı saflıkta sevdiklerini ve yüz binlerce ciğere girip çıkmış olsa da aslında hâlâ aynı havayı soluduklarını fark eder. Dünyanın en değişmeyen gerçeğidir yitirmiş olduğu şey, kimsenin bir diğerine öğretme gayreti olmasa da herkesin vardığı ortak noktadır, birbirinden tamamen farklı milyarlarca insanın özünü oluşturan en benzer şeydir ve onun yerine hiçbir şeyi koyamıyordur.

Artık yitik şarkıların bir anlamı vardır onun için, bolca üzülecektir. Kalbi kırıktır, artık o eski yoğunluktaki hayatını bile zor sürdürüyordur. Ama bütün bu hengâmede yine de istikâmetini çizmiştir, gittiği bütün yolların bir gün aşka çıkmasını arzulayıp, en kalınından zırhını giyinip bu değişmiş, her ne kadar güneşi aynı batsa da artık eski saflığını yitirmiş o şehirde aşk barikatlarını aşıp 'o'na yeniden kavuşacağı günü düşleyecektir.

Elbette... Eğ başını eğeceksen, yalnızca aşk için eğ...