29 Haziran 2007 Cuma

Portakal Kabuğu

Dünyayı kendime daha iyi bir yer yapabileceğime inandığım için onu hep sorguluyorum. Bir yerlerini beğenmiyorum, bir tarafına hep kusur buluyorum. İnsanlara bakıyorum, neden böyle olduklarını sorguluyorum, kimilerini çok seviyorum, kimilerine anlam veremiyorum. Yine de kimseye bütünüyle nefret beslemiyorum, onlarda beğenmediğim şeyleri hayatıma sokmamaya gayret ediyorum sadece. Mümkün olduğunca az hata yapmaya çalışıyor, mümkün olduğunca kafamdaki mükemmelliğe yakınlaştığımı hissediyorum.

Sonra bir bakıyorum hayatın ayrıntılarında takılıp kalmışım. O kendime çok daha iyi bir yer yapmaya çalıştığım dünya, ufacık tefecik rahatsızlıklarla bezenmiş, kararmış, azıcık ateş altında kalmış portakal kabuğuna benzemiş. Tadı azıcık güzel, ama asla o portakalı sularını ellerinden, yanaklarından damlata damlata yiyen adamlarınki kadar güzel değil.

Birazcık hunharca yaşamak gerek bazen. Kirlenmek güzeldir, değil mi?